Ay'ın Karanlık Yüzündekiler.

3 Ağustos 2011 Çarşamba

Geceye karşı,sabaha yakın..


Çık gel..
biliyorum zor olacak,
kirpiklerinde taşıdığın ölüler düşecek avuçlarımın içine..
sorgusuz idamlar bükecek ses tellerini,
bıraktığın sessiz çığlıklar içerisinde..
Biliyorum çok zor,
eskisi gibi bakamayan bir gözbebeğini okşamak,
soluk renklerin büründüğü gülüşler yapıştırmak,kanayan dudakların üzerine..

Bak,
Kalbimden kırık,oyuncaklar yaptım bu gece,demirden bileklerine..


Bilirsin,
Özlemlerimden başka bir şey veremem,
ardında bıraktığın izde seksek oynayan kalbim ağlar,
çocuk kalmış düşlerim felç olur parmak uçlarında..
Dansettiğimiz yağmur altları uçurum olur,
düşürür içimizdeki korkuları ölü anne karınlarına..

Çık gel..
Konuşmadan..
Sessizce terkedelim üzerimize yıkılan insanları,
etrafımızda uzun karanlık ağaçlar,
belki bir yağmur başlar,ıslatır aramıza giren yangınları..
İçimizde akan sonsuz sağırlığın bir ucunda
tanıdık bir şarkı çalar,
asla hatırlayamadıklarımızdan bir kelime dizini kopar dudak kıvrımlarından..
konuşuruz istemsizce belki,ses tonunu hatırlarım,
unuttuğum düşlerime oldukça yakındı,
duyarım,
kulaklarıma akan kocaman bir boşluktur şimdi kahkahaların..

Çık gel..
Otururuz,yeşil,demirden bir bankta,
saçlarımızdan kestiğimiz kayıkları yüzdürürüz gözlerimizden akıp giden koyu renkli çayda,
uzun soluklar alıp veririz son sigaralarımızdan,
sade aşklar yaratırız,hiç yaşamadıklarımızdan..
birden bana aldığın dondurmayı düşürürüm belki,
rengarenk bir acı akar dudaklarımın arasından,
sarılırım buzdan kollarına,eriyene dek ağlarım,
kaybolurum geceye dönen beyazlığında..

Çık gel..
Söz veriyorum,
Cebimizde kalan son paradan çiçekler yaparım,hiç alamadıklarımızdan
hoşçakallarına birer şarkı söylerim,
En sevdiklerinden bir film sahnesi akar belki,yüzümüzde donan ayrılıklardan..
Yaşlı,genç,ölü bir çocuk..
Ben seni tüm rollerde sevebilirim..

Gel..
Zihnimi zımparala avuçlarındaki damarlarla,
gidişlerine şakalar biç,
unuttur tüm oyunları,
Hadi gözümü kapattım ben,sayıyorum,
100 olmadan kaç,saklan, yalanlarını sakla tüm doğrularınla..

İnandır beni,ne olur.
Bu krizler nefesimi kesiyor,ruhumun med-cezirlerinden sağ çıkamıyorum,
ayakta duramıyorum artık,bu gömüldüğüm kum fırtınalarında..

Çık gel..
Unuttur bana,ipleri kesik,boynumda iki parmak izi gibi saklanan geçmişi..
korkusuzca gözlerimizi kapar,
yeniden birer yabancı olur,
belki yeniden tanışırız,
düşer dizlerimizi kanatırız,sararmış yapraklara saklanmış çocukluğumuzda..

Hadi çık gel..
kalbimin yaralarına üfle..
hem belki sevebilirsin beni,
en unuttuğun şekilde..

Ay Günlüğünden Alıntılar.


Geçmişten Gelenler.